5 Kasım 2012 Pazartesi

Günlüklerimden...


Ruhumun mektup açacağı ile açılan yaralarının iyileşmeyeceğini anladığımda, henüz 17 yaşındaydım.

Okula filan gitmedim keşfettikten sonra. Dersi derste dinlemeyip hiç çalışmadan geçtim liseyi. Kopya çekemeyecek kadar yorgundum. 65 gün devamsızlık yaptım. Annem kulağımdan tuttu, okula gittik. Müdür bey eti sizin kemiği benim dedi. Üniversite sınavını kazandı lütfen, bırakmayın okumazsa biter çocuk dedi. Diplomasını verin.

....

Hala mektup yolluyorum bazı arkadaşlarıma. Hala kurşun kalem kullanıyorum. Geceleri uyuyamıyorum. Yalnızlıktan değil, evet yalnızım. Bir farkla.

Artık tavanımda siyah bir bulut var. Onla uyuyorum. Ona bakıp. Onunla konuşup. Şimdi ruhumun mektup açacağı ile ilgili kısmı anladınız mı?

Ben hala o zarfların içine konulup adresi bilinmeyen bir yere postalanabileceğimi ve hiç açılmadan o posta kutusunda hayatımı geçirebileceğime inanıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder