7 Ağustos 2012 Salı

KÜFRETMEYEN KALMASIN ...


Çağımızın yegane hastalığının okuduğunu anlamamak olduğunu sanan ben epey ama epey yanılmışım.Asıl virüs okumayıp okumuş gibi yapmakmış ve yayılma hızı da bir cahilin cesareti kadarmış.

Artık bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olma eşiğini de geçtik.

Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlarla direk hem fikir olma eşiğindeyiz.Daha önce bi vesileyle beğendiğimiz kendimize havalı durur diye etiketlediğimiz insanların bir konu hakkındaki yorumlarını direk benimseyebiliyoruz konuyu hiç bilmeden.

"o diyosa bi bildiği vardır.", "ben ne okuycam da bilicem." iç sesiyle "ben çok okudum araştırdım." yalan dış sesiyle en ateşli tartışmalara da giriyoruz aynı cahil cesaretiyle.

Konuyu kimse bilmiyorsa mesele yok, turnusol kağıdına girmeden rengini muhafaza ediyosun. Ama işte arada bilenine denk gelirsen fena rezil oluyosun, ne renk olursan ol mosmor çıkıyorsun.

Şu üst tanımı al her konuya yapıştırher yerde nefret edilen ses çıkarılamayan bir şeyin dillenmesi olacak.

Bugünkü konu gündeme ilk kez getireceğim bir konu olacak.FEYSBUK..

Şaşırdınız değil mi aaa hiç bahsetmemişti dediğinizi duyar gibiyim..

"Benim gibi düşünmüyosan yanlışsın." diktasıyla konuşmadığım için keskin evetçilerle hiç bir alıp veremediğim yok.

Sıfır ironiyle söylüyorum.Yaklaşık 500 sayfa küçük büyük genç yaşlı demeden duvarıma düşüyor.Kiminde zevk alıyorum umutlanıyorum.Kiminden orta parmağımı ekrana gösteriyorum boğazıma takıyorum ve gidip wcde bir güzel kusuyorum.

Farklı yetişmişiz, farklı düşünüyoruz, farklı geleceklere bakıyoruz, farklı geçmişlerle yaşıyoruz. tabi ki söyleyeceklerimiz de farklı olacak.

Ancakkkk....

(Tabirimi maruz görün)

Sıçmak,işemek,orospu,orospu çocukluğu,sikmek,amına koymak tabirleri edebiyat tabirleri değildir.

100 kişiyi çevirsen 108 kişi küfürdür der.

Sen kimsin oğlum asıl sen kimsin işte bende onu soruyorum sen kimsin? paradoksunu yaşayan kafaların üretimi ISO 9001'dir bu küfür söylemleri...

Aslına hikayesi çok önceleri dayanır.Millattan öncelere.Taş devri kabalığına.

Daha çocuk yaşlarda başlayan üste çıkma ,egosunu törpüleme zavallı halini kamuflaj etme nüanslarıyla öğretilen sonra sevdim mi adam gibi severim klişesinin içine pamuk helva gibi sarılan, gidersen vururum yaşatmam ya benimsin ya toprağın meczupluğuyla duvarlarını örülen ilişkilerin eseridir.

Sperm olarak yanlış tohumların mahsullerinin okuma sıralarında akıllarının serserilikten başka bir şeye ermediği toplumun vadiler kurtlar mafya vari özenimlere sahip olduğu çağda binlerce polislik örnekler gazetelerde önümüze düşerken sosyal medyada bıçkın atar gider yapan bir dil geliştirilmesi sürpriz de değildir.

Hiç okumayan belki bir kaç masal belki de ilkokulda verilen okuma ödevlerinde yarım yamalak bakılan kitap okuma alışkanlığını yanlış anlayan ergen toplum,okumaya gerek olmadığı kanısına varıp direkt küfrteme yazma işlevine FEYSBUK EDEBİYAT adı altında başlamışlardır.

Bir çok yazı dizisinde bahsettiğim serüvenin bugünkü yazıya işaret edeceği nokta şizofreni,küfür,gideni karalama,onu genelev veya satıcısı pozisyonunda görme,şiddet,intikam gibi duygulara bürünmeye sebebiyet vermesi derinlerimizin eseridir.

Başta Adana olmak üzere,cinayetler,toplumsal cinnet,taciz,tecavüz,ensest vakalar aslında bu ironinin mahsulleridir.

Burası bir mastürbasyon yeri gibi gören ergen gençler durmadan örgütlenerek sayfalar kurmakta ve takipçi sayıları ile kendi seslerini duyarabildiklerinin orgazmını yaşamaktalar.

Ancak tamamıyla bu yönde yazmaktan amiyane küfür etmekten başka bir işe yaramayan insanlar buraları mesken tutmuşken daha naif aşk insan ayrılıklar kayıplar üzerine yazan sağlam kalemleri dahi önemsememektedirler.

Çünkü kendileri Bukowski,Fante,Palahniuk,Svlyia Plath,Virginia Woolf'un uzantılarıdır.

Genelde ünlü şairin ismini kulanarak gizlenirler.Gece karanlıkta ortaya çıkarlar...

Örnekler vererek hemen bir çok kişiyi afişe edebiliriz.Gerek yok.

Bakın aforizmadan kastınız eğer minibüs,kamyon arkası,tır dikiz ayna yanı,otobüs veya çiçek abbas taşlamaları ise bir şekilde bunu belirterek başlayın..

Belli başlı kişiler ve sayfalar da sık sık gördüğümüz bu tabirleri özellikle bacak arası ve uzuvlarını kullanmadan aslında uçuruma düşen bu sevdalı ,aklı dumanlı gençler eyinleriyle edebiyat payesi altında birşeyler kaleme almaktan fazlasıyla çekinirler.

Çünkü beyinleri yoktur.

Hedefe kitledikleri yer beyin bölgesi değil daha çok cinsel bölgelerdir.

Kısa sürede sonuç almak için güzel bir yol gibi görünüyor herkese sosyal medya ve ben şairim yazarım havaları.Ahkam kesmekten elleri nasır tutan ergenlerimizi çevremizde serpiştirilmiş şekillerde görüyorsunuz.

Derdimiz iyi kötüyü ayırt etmek değil.Böyle gelmiş böyle gider değil.Direkt kötüleri ayıklamak.

Küfürü Can Baba'da söyler,Bukowski'de..

Ama sizinki ana avrat sülale bacı abla anne edebiyatıdır (Bu cümleyi o sayfaların ve adına aforizmalar dedikleri özlü sözleri! yazanların beynine indirgedim,özür dilerim)

bilmem anlatabildim mi?

yanlışım eksiğim varsa uyarın,

"şunu şöle biliyorsun ama aslında böle "diyin,

"haklısın ama bi de şöle bi şey var" diye ekleyin,

ama şu pisliklerin şifonunu çekelim de doğru düzgün bir şeyler düşsün duvvarımıza deyin.

Yoksa benim için haklısın ama, yakışıklı değil ama sempatik, güzel değil şirin çalışkan ama çalışmıyor gibi "ne bok olduğunu ben de biliyorum ama elimde başka açıklamam da yok" bahanesinden öte gidemiyecek sizin bahanelerinizin....


pusulanın kenarına not mu düşüceksiniz? Yoksa alkışlamaktan vazgeçip bu küfürcüleri ana avratçıları;

gidene adeta namus meselesiyle bakıp burada kendini bir yer açar açmaz bütün beden uzuvlarını dolduracak şekilde küfür eden haklı mahallemizin ezik yaralı gençleri gözüyle mi bakacaksınız...

Karar sizin..

Yoksa sizin gizli dürtülerinizin aldığı zevkler bir daha ki yazıya düşecek...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder