9 Eylül 2012 Pazar

PAZAR YAZI DİZİSİ-2 "O Şarkı"


Evden gece bir sularında çıktı ve karanlığa doğru yürüdü adam.Sokaklar tekin değildi.Kendisi de.Sevdiği kızı düşündü.Üşüdü.Alkol almıştı.Bünyesinin kaldıracağından çok daha fazla.Yolun kenarında güçlükle ayakta duruyordu.Bir taksi yanaştı.Beylikdüzü'ne dedi taksi şöförüne.Ama ilerde benzinlikte duralım.

Avcılar rampasına doğru yolun sağ tarafında durdu taksi.Adam içeri girdi.Bir süre sonra elinde poşetlerle çıktı ve devam edelim dedi şöföre.Yol boyu bir kaç araç eve yetişme telaşındaydı.Çok hızlı gitme dedi adam.Başım dönüyor.Poşetten bir şişe çıkardı ve içmeye başladı.Derisi soyulmuş ve izmarit izi yerleşmiş dudaklarından çıkan tek kelime;O'nu seviyorum oldu.

Sonbahar gelmişti şehre.Geceleri artık üstünü örtmek zorunda kalıyordu yataklarında kentin insanları.

Kim bilir gittikleri yol boyu ışıkları tek tük yanan evlerde neler yaşanıyordu?

Adamın üzerinde bir şort ve tişört vardı,ayağında plaj terlikleri.Beylikdüzüne geldiklerinde taksiciye parasını ödedi ve kaldırıma oturdu.Taksici;

-Abi hayırdır gidecek yerin yok muydu?
-Beni O'na götür.

Taksicinin mesaisi üçte doluyordu.Arabayı park etti ve adamın koluna girdi hemen yakındaki bir banka oturdular.Beylikdüzü oldukça gelişmeye başlayan modern bir semt olmuştu.

İleride gençler arabalarında biraz müzik eşliğinde demleniyorlardı.
Anlat abi dedi taksici,ben de arabayı teslim edeceğim zaten eşlik ederim sana.

Bir şişe de o aldı.

- Ben O'nu görmek için raydan çıktım bir daha istasyona dönemiyorum dedi adam.

-Nasıl yani?
-Aylardır görmüyorum sesini duymuyorum terk etti gitti beni.O'nun olabileceği her yere gidiyorum geceleri.Belki balkonda belki barda belki restaurantta belki sahilde belki pencereden bakarken belki belki..

Uzadı,şişenin içindeki alkol tükenene dek umut kırıntıları.

-Peki burada olabileceğini nereden düşünüyorsun?

-Ben içtiğim zaman hatırlıyorum unuttuğum her şeyi.Belki bana dokuz ay önce belki de iki sene önce söylediği bir cümleden yola çıktım.Buralarda bir yakını vardı dedi ve

Sigarasını yaktı.Derin bir nefes aldı.

Tarif ettiğin yere yakın inmek istedin o halde bahsettiğin yer buralarda olmalı dedi taksici.

Adam doğruldu bir sokağa doğru ilerledi.
Bir apartmanın önüne geldi ve nöbet bekleyen site görevlisine yaklaştı aradığın kişinin ismini sordu.

-Oooovv hemşerim onlar burada değiller,uzak gelmişsin sen, şehrin diğer ucundalar.Kartal'da.

Rüzgar yüzünü yaladı adamın.Tekrar üşüdü.Cebinde yüzlükler vardı taksiciye döndü ve beni götürür müsün dedi.

Taksici ;
-Abi çok geç oldu bırak boşver dedi.

-Lütfen...

Tekrar araca bindiler ve bu defa yola yararak ve sürat rekoru kırarak köprüye ulaştılar.

Kadıköy'de mola verdiler.Taksici insanlık görevi yaptığını düşündü.Hava almak için indiler.Yak abi benden dedi bir sigara.

Adamın gözünden bir kaç damla yaş geldi.
-Biliyor musun dedi.O'nun için ölümü göze aldım.Evlenecektik Gitmeseydi.O her şeyimdi benim.

Sahile doğru direksiyonu kırdı taksici.Esen soğuk rüzgar kıyı şeridinde hızla ilerleyen aracın camlarından içeri doluyordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder